İş

MÜSİAD Lideri Mahmut Asmalı’dan EYT ve taban fiyat çağrısı!

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı, ekonomi gündeminin ilk sıralarında yer alan asgari ücret ve yaklaşık 1,5 milyon EYT çalışanı hakkında değerli değerlendirmelerde bulundu.

Yaşam beklentisi, fiyatların genel düzeyi, patronların ödeme gücü gibi faktörlerin önemine vurgu yapan Asmalı, taban fiyatın belirlenmesinde bölgesel politikalar uygulanması fikrini desteklediğini belirtti.

“BÖLGESEL ASGARİ ÜCRET DEĞERLENDİRİLMELİ”

Asmalı “MÜSİAD olarak tüm çalışanlarımızın hayatlarını insani koşullarda ve onurlu bir şekilde yaşamaları gerektiğine inanıyoruz. Sadece görevin belirlenmesi aşamasında değil, tek bir çalışanın bile emeğinin ve emeğinin boşa çıkmamasının esas olduğunu savunuyoruz. taban fiyat veya enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde değil, her koşulda.”MÜSİAD üyesi patronlardan öncelikli beklentimiz adil bir fiyat politikası uygulamasıdır. Bu bağlamda 2023 yılı taban fiyatının da bu perspektiften belirlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.”söz konusu.

“EYT yönetmeliği ile önemli bir yükün altına girecek patronlarımız var”Asmalı konu hakkında şunları söyledi:

Elbette ekonomi yönetiminin, fiyat artışlarının patrona getireceği ek yükleri hafifletmek için takviye ve teşvikleri artırmasını bekliyoruz. Nitekim teşvik ve takviyelerin nicelik ve niteliğinin artırılması; Sadece fiyat artışları nedeniyle değil, olası EYT düzenlemesiyle de ciddi bir yük altına girecek olan patronlarımız için kritik öneme sahip.

Ek olarak; Bilindiği gibi, mevcut uygulamada, imalat için stratejik değere sahip segmentler ile diğer branşlar arasında fark olmaması için, sektör veya branş gözetmeksizin tüm çalışanlar için taban fiyatlar ile standart bir fiyat belirlenmektedir. MÜSİAD olarak görüşümüz; Sanayi faslı kapsamında asgari ücretli çalışanlara ilave pozitif ayrıcalıklar sağlanmasının, imalata yönelik istihdam ve üretim kapasitemizi artırma yolunda değerli bir adım olacağı yönündedir.

Nihayet; İllerimiz arasında ekonomik gelişmişlik düzeyleri, fiyat standartları ve yaşam maliyetlerindeki farklılıklar bölgesel taban fiyat uygulamasının da gündeme gelebileceğine işaret etmektedir. Çünkü patronların yaşam koşulları, fiyatların genel düzeyi, ödeme gücü gibi unsurlar bölgeden bölgeye önemli farklılıklar gösteriyor. Bu bağlamda, bölgesel farklılıkları yansıtmada yetersiz kalan mevcut ulusal asgari fiyat uygulamasına alternatif olarak bölgesel taban fiyat politikası fikrinin mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

EKSTRA FİYATLAR VE KİRALIKLARDA YÜKSELME

Asmalı, enflasyondaki gelişmeler, kiraların artması ve piyasalardaki fahiş fiyat tartışmalarıyla alakalı. “Bildiğiniz üzere yıllık enflasyon 1,5 yıl sonra ilk kez Kasım ayında ivme kaybederek yüzde 84,39 oldu. Bu dönemde üretici enflasyonu ve çekirdek enflasyonda da bir gevşeme gözlendi. ÜFE ve çekirdek enflasyondaki bu gelişme kendi açımızdan değerli. Küresel ölçekte enerji ve gıda fiyatlarındaki artış hızının yavaşlaması, küresel tedarik zincirlerindeki darboğazların kademeli olarak çözülmesi ve lojistik maliyetlerindeki yavaşlama ile birlikte dış ticaret enflasyondaki düşüşün önümüzdeki aylarda da devam edebileceğine işaret ediyor.2023 yılında enflasyonun daha makul seviyelere düşmesini bekliyoruz.Enflasyonun gerilemesi ile sağlanacak makroekonomik istikrar, Türkiye’nin uzun vadeli ekonomik hedeflerine ulaşmasına destek olacaktır. Kamyon.Geçtiğimiz günlerde yaptığımız yazılı açıklamada da belirttiğimiz gibi sektöre önem veren zincir mağazalarla ilgili tartışmaları yakından takip ediyoruz. binlerce şubesi ile vatandaşlarımızın temel ihtiyaçlarının karşılanmasına, onbinlerce istihdam imkanı ile üretim ve tedarik sektörüne katkı sağlamak. Bu vesileyle, tüketicilerin sürece dahil edilebildiği, şeffaflığa hizmet eden ve piyasayı istikrara kavuşturan veri tabanlı ve teknoloji ağırlıklı kontrol sistemlerini desteklediğimizi bir kez daha belirtiyoruz. Önümüzdeki dönemde enflasyonda beklenen düşüş eğilimi ile fiyatlama davranışının kademeli olarak normale döneceğine inanıyoruz.”söz konusu.

TÜRKİYE’NİN 300 MİLYAR DOLARLIK İHRACAT HEDEFİ

Türkiye 300 milyar dolarlık ihracat hedefine doğru ilerliyor. Genel durum hakkında Asmalı “2022 yılının Ocak-Kasım döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13,9 artış kaydeden Türkiye, böylelikle 231 milyar dolarlık ihracata ulaştı. ihracat pazarındaki ihracat artış hızı üçüncü çeyrekte geriledi.Düşüşe rağmen ilk 11 ayda ulaşılan bu seviye önemli bir başarıya işaret ediyor.İhracatta Aralık ayında da devam eden pozitif büyüme trendi ile biz inanıyoruz ki 2022 yılını 250 milyar dolar hedefinin üzerinde tamamlayarak tarihin en yüksek yıllık ihracat rakamına ulaşacak.Net dış ihracatın yıllık bazda gözlenen %6,2 GSYİH büyümesine 2,0 puan katkı sağladığını düşünüyoruz. büyümenin önümüzdeki yılda da devam edeceğini özellikle 2023 yılının ikinci çeyreği itibarıyla küresel ekonominin yavaş toparlanmasıyla birlikte sanayi ve ihracat rakamlarının artacağını varsayıyoruz. Türkiye, büyümeyi destekleyen tarafta daha büyük bir etkiye sahip olacak.”ifadelerini kullandı.

ANADOLU ÜRETİM VE YATIRIM HAREKETİNDE SON DURUM

Asmalı “2021 yılı Eylül ayında MÜSİAD 26. Olağan Genel Kurulu ile devraldığımız MÜSİAD Genel Başkanlığı görevinde koca bir yılı geride bıraktık. ülkemizin yeni projelerle güçlü geleceğine Türkiye’nin 2022’yi “Yatırım Yılı” ilan ederken, Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşmasında itici güç olacak üretim altyapısını oluşturmayı amaçladık. Anadolu’nun uluslararası rekabete açık üreticisine her zamankinden daha fazla güvenerek, ihracata yönelik üretim, yatırım ve istihdam odaklı çalışmalarımızı hızlandırdık.MÜSİAD ve Yatırım Hareketi ile ülkemizin dört bir yanındaki MÜSİAD üyeleri, bölgesel kalkınmaya katkı sağlayacaktır. MÜSİAD Anadolu Üretim ve Yatırım Hareketi kapsamında MÜSİAD üyelerinin Türkiye genelinde yaptığı yatırım miktarı 35 milyar TL. Aynı zamanda ölü bu yatırımlarla 40 bin yeni istihdam elde etmeyi hedefliyoruz. Yatırım Yılı çerçevesinde yurt genelinde yatırımları devam eden üyelerimiz, üretim ve istihdam merkezli güven hareketine güç katmaktadır. Bu hamle ile büyükşehirler de dahil olmak üzere 30 ile yayılan ve 50 noktaya ulaşan bir yatırım ağı kuruldu. Bu kapsamda üyelerimiz tarafından tamamlanan ve devreye alınan yatırımlar çerçevesinde Batman’da 4 fabrika açtık. Türkiye’de ilk kez faaliyete geçen Erzurum’daki Cağ Kebap Üretim Tesisi’ni Erzurumlu üyelerimizin girişimleriyle faaliyete geçirdik. Yatırımlarımız tüm Anadolu’da devam edecek. Çünkü biz bu ülkeye, onun yarattığı potansiyele ve sahip olduğu fırsatlara inanıyoruz.”şeklinde konuştu.

MÜSİAD’IN GELECEK HEDEFLERİ

Asmalı şöyle devam etti:

2022’de başladığımız değişimi 2023’te daha kapsamlı bir stratejik planla sürdüreceğiz. Bu çerçevede ihracatımızı artırmak için adımlarımızı sıkılaştıracak ve faaliyetlerimizi genişleteceğiz. Anadolu Ekonomik Diplomasisi programımız bu stratejinin odak noktasıdır. Nijerya, BAE, Macaristan, Ruanda, Güney Sudan, Yeni Zelanda, Estonya, Letonya ve Litvanya’nın Ankara büyükelçilerini Anadolu’daki iş insanlarıyla buluşturduğumuz programımız yoğun ilgi görüyor. Önümüzdeki dönemde de Ankara’daki büyükelçilerimizi Anadolu’daki iş insanlarımızla buluşturmaya devam edeceğiz. Şimdiye kadar 60’tan fazla ülke misyonuyla yakın temas halinde istişarelerde bulunduk.

Büyükelçi ve konsolosları MÜSİAD Genel Merkezimizde ağırladık. İstanbul ve Ankara’da ilgili heyetlerimizle temaslarımızı sürdürdük. Ülkeler arası ihracatın artırılması ve ikili ticari ilişkilerin güçlendirilmesi çalışmalarımız hakkında fikir alışverişinde bulunduk. Bu alandaki yurt dışı faaliyetlerimizi de güçlendirerek organizasyon yapımızı yeniden şekillendiriyoruz. G20 ülkelerindeki organizasyonumuz Meksika ve Arjantin ile tamamlanacak. Geçtiğimiz haftalarda ABD’ye yaptığımız ziyarette Türk iş dünyasının bölgedeki etkinliğini artıracak adımlar attık. Ülkemiz stratejik konumu ile bölgesel ve küresel bir üretim merkezi olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Son 20 yılda ortaya konulan mega projeler ve yeniden şekillenen ulaşım ağları, Türkiye’ye ek lojistik avantajlar sunuyor. MÜSİAD olarak Amerika bölgesine özgü bir Doğu Yakası Stratejimiz var. Bu bağlamda ülkemiz, Amerika’nın doğu bölgesine lojistik açıdan birçok ülkeden daha yakındır. Bu avantajı doğru kullanırsak ABD ve bölge pazarındaki etkimizi artırabiliriz.

KAYNAK: HABERLER GLOBAL / ŞİFA KAYMAK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu